Nijeryalı Cadılar
Cadı denilince aklıma erken dönem Avrupasında diri diri yakılan kadınlar gelirdi önceleri, daha önceleri ise ailemizin şirin cadısı Sabrina vardı ne çok severdim izlemeyi. Nijerya'ya taşınmamla birlikte cadılık kavramı yeni bir anlam kazandı. Büyünün ya da cinlerin hem İslamda hem de Türk kültüründe yeri olduğunun farkındayım ama cadı kavramı pek bir Avrupai pek bir Hollywood vari gelirdi bana. İzlediğim filmlerde ya da okuduğum kitaplarda Afrika'da büyünün ve doğa üstü güçlerin çok önemli olduğunu, insanların hala Pagan ritüellerine devam ettiğini öğrenmiş ama bunların geçmişte kaldığını ya da kurgusal olduğunu düşünüp pek de ciddiye almamıştım doğrusu. Buraya gelince filmlerde anlatılanların abartı olmadığını aksine burda yaşananın çok küçük bir kısmını gösterdiğini fark ettim. Ne yazıkki burda büyü yaptırmakta, büyüye maruz kalmakta o kadar kolayki...Müslüman olsun, Hristiyan olsun, en küçük bir anlaşmazlıkta, en küçük bir kıskançlıkta, büyüye başvurup karşı tarafın hayatını alt üst edebiliyor. Hristiyan inancında büyünün yeri nedir, cezası var mı bilemiyorum. Allah büyü yapanı da yaptıranı da lanetlemişken, bu işin sonu taa şirke varırken Müslümanım diyen insanların büyüden medet ummasını bir türlü kabul edemiyorum. Ülkede çok eşliliğin yasal ve yaygın olması, Müslüman kadınların ekonomik hayata katılmak yerine neredeyse tüm günlerini TV karşısında Hint dizisi izleyerek geçirmesinin ve bu dizilerde büyünün hep ana tema olamasının Müslümanlar arasında büyünün normalleşmesine sebep olduğunu düşünüyorum. Ülkede işsizlik oranın fazla olması, Dünya yolsuzluk sıralamasında 180 ülke içinde ilk 30'da yer alması, insanların geleceğe olan umutlarını yitirmesi, torpili olmayanın iş bulamaması gibi ekonomik sebepler de insanları büyü yaptırmaya itiyor.
Müslüman ve Hristiyanların yanısıra Pagan inancını sürdüren azınlıkların arasında da tılsım/büyü işleri oldukça yaygın. Gizli örgütler halinde yapılanan bu kişiler yaptıkları büyüleri daha kalıcı kılmak için insan kurban etmekten geri kalmıyor. Kulağa şehir efsanesi gibi gelsede gün geçmiyorki gazetelerde ayin sırasında kurban edilmiş kişilerin haberleriyle karşılaşmayalım. İlk geldiğim zamanlarda gazetede okuduğum bir haber beni benden almıştı. Büyücünün teki tılsımlı bir muska hazırlayıp taksi şöförüne vermiş ve bu muskayı genç bir kadın yolcusuna takmasını istemiş. Muskanın gücüyle kendinden geçen kadın taksi şöförüne karşı koyamamış ve taksicide onu 10,000 naira (yaklaşık 150tl) karşılığında büyücüye getirmiş. Büyücüde ayin sırasında genç kadını kurban edip kanını tılsım yapımında kullanmış!!! Biliyorum kulağa Supernatural dizisinden bir bölüm gibi geliyor ama ne yazıkki Nijerya'da her an karşılaşılabilecek bir durum. Bu haber sebebiyle hala taksiye ya da ubere tek başıma binemem... Hadi diyelim kurban etme, öldürme biraz uç bir örnek ama bu tılsımlar sayesinde insanları kontrol edip bankadan hesaplarını boşalttırmaları pek bir yaygın. Bankada sıra beklerken yanınıza gelip hoş beş edip elinizi sıkan birisi aslında kendi elinden size tılsım geçirip sizi kontrol altına alabiliyormuş. Ben yerel gazetelerin yalancısıyım. Kişisel olarak bildiğim başka bir büyü vakası var ama. Medreseden bir arkadaşımın evliliğini bozmak için büyü yapmışlar, zavallı kadın 6 ay evli kalıp eşinden ayrılmış.. Büyü o kadar yaygın ve korkutucu ki hala kayınvalidem dışarda yemek yiyip içmemem için beni uyarır. Tabiki burada kast edilen dışarı restoran, kafe değil; bazı akrabalar, arkadaşlar, aile dostları.. Kimin ne olduğunu asla bilemiyorsunuz, akrabanız olan birisi bile eşinize göz koyup büyüyle sizi ayırabilir ya da size kuma olarak gelebilir. Büyü bizim topraklarda da kendini gösterdiği için ve Felak, Nas ya da Bakara ile korunulabileceği için o kadarda korkmuyorum ama ayinde kurban edilme olayı tüylerimi ürpertiyor. Yerel gazetelerde okuduklarıma göre ve çevremden öğrendiklerime göre kedilerin pek Nijerya'da sevilmemesinin arkasında hep bu cadı/büyü işleri yatıyor. Nijeryalılar büyücülerin kediye dönüşebileceğini düşünüyorlar. Kedilerin gerçek kedi mi yoksa büyücü mü olduğunu anlayamadıkları için kedilere çekimser yaklaşıyorlar. Geçenlerde okuduğum bir haberde uçan bir kuşun elektrik kablosuna çarptığı, yaralanıp yere düştüğü ve birden yaşlı bir kadına dönüştüğü yazıyordu. Bencede bu kadarı inanılabilir gibi değil!! Onlarca görgü tanığı aynı yönde ifade versede elle tutulur bir delil mevcut değil. Bu konuya dair duyduğum çok fazla şehir efsanesi var ama saat gece yarısını geçerken daha fazla bu konulara dair yazmak istemiyorum.😅 Şimdilik kalın sağlıcakla.
Bizim bildiğimiz namaz kılmak ve felak nas sureleri büyüden korur. Büyüden etkilenmek öyle kolay olmamali.Cok şaşırtıcı bu devirde büyüden tilsimdan medet ummalari. Becerebiliyorlarsa kendilerini sömüren fakir ve cahil kalmalarını sağlayan dünyanın büyük güçlerine yapsınlar ya o büyüleri. Birbiriyle uğraşmak yerine...
YanıtlaSil